Meme küçültme, başka sık kullanılan ismiyle meme redüksiyonu, memedeki fazla cilt, bez ve yağ dokusu uzaklaştırılırken memenin vücut ile daha uyumlu bir forma getirilmesi işlemidir.
Büyük memeler hem fiziksel hem de psikolojik sıkıntılara sebep olarak hastanın gündelik yaşam kalitesini çok bozar. Meme küçültme ameliyatı fiziksel şikayetleri (sırt, boyun ve omuz ağrıları, omuzda sütyen izleri, cilt problemleri) olan hastaların şikayetlerini gidermek için yapılabildiği gibi, fiziksel şikayetleri olmayıp sadece meme büyüklüğünden dolayı mutsuz olan kadınların talebiyle de yapılabilir.
Memelerinizin büyüklüğünden kaynaklı olarak fiziksel ve / veya duygusal sorunlar yaşıyorsanız, fiziksel olarak sağlıklıysanız, tercihen sigara kullanmıyorsanız bu ameliyatı olabilirsiniz.
Doktorunuz neden meme küçültme talebinde bulunduğunuzu anlamaya çalışacaktır. Bu nokta doktorun hastanın gerçek beklentilerini anlaması açısından oldukça önemlidir.
Genel sağlığınız, varsa sigara ve ilaç kullanımı, diğer alışkanlıklarınız, alerji ve hastalıklarınız sorgulanacaktır.
Meme muayenesi ile ölçümler alınacak, meme ve meme uçlarınızın gövdenizle ilişkisi, cilt kaliteniz değerlendirilecektir. Olasılıkla doktorunuz tıbbi arşivleme ve planlama için fotoğraflarınızı alacaktır. Tedavi önerileri, ameliyat ve iyileşme ile ilgili bilgilerin verilmesi ve olası risk ve komplikasyonların anlatılması da görüşmenin kapsamı içindedir.
Meme küçültme ameliyatı tamamen kişiye özel bir uygulamadır. Meme küçültme için tariflenmiş çok seyide teknik ve modifikasyon vardır. Uygulanacak teknik yaşınıza, vücut ölçülerinize ve meme formunuza, memenizin kompozisyonuna, ne kadar küçültmek istediğinize, cilt kalitenize, hayat aktivitelerinize ve alışkanlıklarınıza göre değişebilir. Size çok durumda birden fazla teknik anlatılır ve karar süreçlerine aktif olarak katılmanız beklenir.
Redüksiyon ameliyatı büyük ve/veya sarkan memeleri daha iyi bir konumda ve istenilen büyüklükte, ancak üzerinde izler olan memeler ile değiştirmektedir. Farklı kesi teknikleri olsa da tüm izler iç giyim/mayo/bikini içinde kalacak şekilde planlanır.
Meme ucunun yer değiştirmesi ve yukarı alınması planlanıyorsa memenin areola denen, normal ciltten ton farkıyla ayrılan ve ortasında meme ucu bulunan bölümü ile normal cilt arasında yuvarlak, belirsiz bir iz bulunur. Bu kısımda bazı hastalarda çok geniş olan areola da gerekirse küçültülebilir.
Bu ize ilave olarak meme cildini toparlamak için areoladan meme altı katlantısına dik olarak uzanan ikinci bir iz (Vertikal Skar) bulunacaktır. Bazı hastalarda bu izler yeterli olurken, istenilen sonucu iyileştirmek için bu ize meme altı katlantısında yatay bir iz eklenebilir (Ters-T Skar). Ters-T kesisi meme formuna ve tekniğe bağlı olarak uzun veya kısa olabilir.
Erken dönemdeameliyattan çıktıktan hemen sonra bandaj ve pansumanlarınız olacaktır. Bir çok hastada ameliyat sahasındaki fazla kan ve serumları toplaması için drenler kullanılır. Drenler gelen miktar takip edilerek ortalama 2-3 gün içinde çekilecektir. Kullanılan özel cerrahi sütyenlere ortalama 3 hafta devam edilir.
Taburculukta enfeksiyonu engellemek için antibiyotikler, ağrı kontrolü için ağrı kesiciler reçete edilir. Drenler çekildikten sonra, veya ameliyatın 72. saatinde hasta yıkanabilir, su ile temas etmesinde sakınca kalmaz. Omuz hareketleri bazen kısa süreli kısıtlanabilir.
Günümüzde çoğu dikiş alınmadan, kendi kendine erir. Dikişlerin alınması ve ameliyat sahasının kontrolü için doktor takipleri konusunda doktor talimatlarını takip etmelisiniz.
Aktif spor yapıyorsanız tamamen normal aktivitelere dönmenin 3 – 6 hafta arasında süreceğini akılda tutmalısınız.
Hayır. Hiç bir cerrahi uygulama risksiz değildir. Meme küçültme ameliyatı çok büyük oranda rahat bir deneyim olarak yaşanır ve hasta memnuniyeti yüksektir. Yine de görüşmede olası riskler hakkında bilgi almalı, ameliyat ile ilgili kazanımlarınız ve olası riskleri tartarak ameliyata karar vermelisiniz.
Meme küçültme ameliyatını mutlaka yeterliliği ve deneyimi olan bir Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi uzmanı yapmalıdır. Her türlü dikkat ve özene rağmen, hastaların açık olduğu bazı riskler vardır. Bu risklerin bir çoğu gerçekleşse dahi nihai sonuca ulaşılmasını engellemez ancak deneyimli bir doktor tarafından yönetilmesi yaşanacak sorunları en aza indirecektir. Başlıca riskler aşağıdaki gibidir.
Erken dönemde (ilk 2-3 hafta)
- Anestezi riskleri
- Derin venlerde pıhtı oluşması (derin ven trombozu), pıhtıların kopup akciğere ulaşması (emboli)
- İlaçlara ve bantlara karşı gelişen allerjiler, kaşınmalar
- Kanama (hematom) ve sıvı birikimi (seroma)
- Enfeksiyon
- Ağrı
- Meme ve meme ucunda his kaybı, aşırı hassasiyet
- Kesi hatlarında iyileşme bozukluğu, geç iyileşme
- Meme ucunda dolaşım problemleri
Geç dönemde:
- Meme şeklinde bozukluklar, memelerde çok çarpıcı asimetri
- Yağ nekrozu
- Meme ve meme ucunda sebat eden his kaybı, aşırı hassasiyet
- Emzirmenin sağlanamaması riski
- Kötü izler
Hastaların akılda tutması gereken bir başka konu da memelerin bireysel özelliklerle, yaşlanmayla, hızlı kilo alıp vermeyle deformasyona uğrayacağıdır. Cerrahi arzu edilen sonucun kesin olacağının garantisi veremeyeceği gibi, sonucun çok uzun ömürlü olacağının da garantisi yoktur.
Aklınızdaki tüm soruları ameliyat öncesi cerrahınız ile özgürce konuşmanız ve karar sürecinde aktif rol almanız beklentilerinizin ve cerrahi hedeflerin birbirine yaklaşmasına, sonuç olarak da tüm süreçten yaşayacağınız memnuniyetin artmasına sebep olacaktır.