Dr.
Bülent
SAÇAK
malign melanom
En ciddi cilt kanseri türü olan melanom, cildinize rengini veren pigment olan melanini üreten hücrelerden (melanositler) gelişir. Melanom büyük çoğunlukla ciltte ortaya çıkar ama gözler ve mukozalarda da oluşabilir.
Melanomların kesin nedeni net değildir, ancak güneş ışığından veya solaryumlardangelen ultraviyole (UV) radyasyona maruz kalmak melanom geliştirme riskinizi artırır. UV radyasyonuna maruz kalmanızı sınırlamak, melanom riskinizi azaltmanıza yardımcı olabilir.
40 yaşın altındaki kişilerde, özellikle kadınlarda melanom riskinin arttığına dair veriler bulunmaktadır. Melanomun uyarı işaretlerini bilmek, kanserin yayılmadan önce tespit edilip tedavi edilmesini sağlamaya yardımcı olabilir. Melanom erken teşhis edilirse başarılı bir şekilde tedavi edilebilir.
Melanomlar vücudunuzun herhangi bir yerinde gelişebilse de, çoğunlukla sırt, bacaklar, kollar ve yüz gibi güneşe maruz kalan bölgelerde gelişirler.
Ayak tabanları, avuç içleri ve tırnak yatakları gibi güneşe fazla maruz kalmayan bölgelerde de melanomlar oluşabilir. Bu gizli melanomlar daha koyu tenli kişilerde daha yaygındır.
İlk melanom belirtileri ve semptomları genellikle şunlardır:
- Mevcut bir bendeki değişiklik
- Cildinizde yeni pigmentli (renkli) veya sıra dışı görünümlü bir büyüme
Hayır.
Hepimizin vücudunda sayısız ben vardır. Melanomlar yoktan çıkabilecekleri gibi var olan benlerde değişim ile de izlenebilir. Melanomları veya diğer cilt kanserlerini düşündürebilecek, olağandışı benlerin özelliklerini belirlemenize yardımcı olacak şekilde, basitçe ABCDE harfleri akılda kalabilir:
A Asimetrik şekil içindir.
B Düzensiz kenar (Border irregularity) içindir. Melanomlar düzensiz, çentikli veya asimetrik kenarlı olmaya eğilimlidir.
C Renkteki değişiklikler (Colour varigation) içindir. Farklı renkler veya tonlar melanom habercisi olabilir.
D Çap (Diameter) içindir. Yaklaşık 6 milimetreden daha büyük bir lezyon şüphe uyandırmalıdır.
E Yükseklik (Elevation) içindir. Cilt zemininden kabaran, veya ülserleşen benler araştırılmalıdır.
Bazı tümörler tüm değişiklikleri gösterebilirken, diğerlerinin yalnızca bir veya iki olağandışı özelliğe sahip olabileceği unutulmamalıdır.
Melanomlar vücudumuzun güneşe çok az maruz kalan veya hiç maruz kalmayan bölgelerinde de gelişebilir. ,
Ayak parmakları arasındaki boşluklar, avuç içleri, ayak tabanları, kafa derisi, tırnak altı gibi bölgelerdeki değişiklikler de titizlikle değerlendirilmelidir.
Koyu tenli kişilerde böyle alanlarda ortaya çıkma olasılığı daha yüksektir.
Melanom riskinizi artırabilecek bazı faktörler şunlardır:
Açık ten. Cildinizde daha az pigmente (melanin) sahip olmak, zararlı UV radyasyonuna karşı daha az korumanız olduğu anlamına gelir. Sarı veya kızıl saçlarınız, açık renkli gözleriniz varsa ve kolayca çil veya güneş yanığı oluşuyorsa, daha koyu tenli birine göre melanom geliştirme olasılığınız daha yüksektir.
Güneş yanığı öyküsü. Bir veya daha fazla sayıda, şiddetli güneş yanığı öyküsü melanom riskinizi artırabilir.
Aşırı ultraviyole (UV) ışığa maruz kalma. Güneşe ve sentetik UV radyasyonuna maruz kalmak, melanom ve başka cilt kanserleri için riskinizi artırabilir.
Çok sayıda bene sahip olmak. Vücudunuzda fazla ben olması, melanom riskinin arttığını gösterir. Ayrıca, yukarıda bahsedildiği gibi, şüpheli bir ben tipine sahip olmak da melanom riskini artırır.
Ailede melanom öyküsü. Ebeveyn, çocuk veya kardeş gibi yakın bir akrabanızda melanom varsa, sizin de melanom geliştirme şansınız daha yüksektir.
Zayıflamış bağışıklık sistemi. Zayıflamış bağışıklık sistemi olan kişilerde melanom ve diğer cilt kanserleri riski artar. Organ nakli sonrasında olduğu gibi bağışıklık sistemini baskılamak için ilaç alımı buna örnektir.
Melanom ve diğer cilt kanserlerinde kesin tedavinin tek yöntemi biyopsi ile şüpheli odağın alınması ve patologlar tarafından değerlendirilmesidir.
Biyopsi hızlı ve düşük riskli, ayaktan uygulanan ve yatış gerektirmeyen, lokal anestezi altında yapılan kısa bir cerrahi uygulamadır. Lezyonun büyüklüğüne, yerine, hastanın özelliklerine göre lezyonun tümünün çıkarılabileceği (eksizyonel biyopsi) gibi, kısmi olarak çıkarılarak (insizyonel biyosi) örnekleme ile tanıya gidilebilir.
Bu noktada melanom veya cilt kanserlerine “bıçak değmesinin” tümörü kötüleştirmeyeceğini, aksine tanı koymanın tek yolu olduğunu vurgulamak isterim.
Evet.
Tedavide birden çok seçenek vardır. En temel belirleyici tanı konduğu andaki tümör evresidir. Ayrıca hastanın özellikleri ve tümörün genetik özellikleri de tedavide önemli faktörlerdir.
Metastaz yapmayan melanomlarda tümörün güvenli bir cerrahi sınırla cerrahi olarak uzaklaştırılması, ilgili lenfatik yayılımın örneklenmesi (Sentinel lenf nodu biyopsisi), tümör yayılımı düşünüldüğünde ilgili lenf bezlerinin temizlenmesi tedavinin en etkin yöntemi kabul edilir.
Cerrahi tedavinin ana dayanağı olsa da, bugün elimizde olan imkanlar ile ameliyat sonrası ek (adjuvan) tedaviler tedavide rutin hale gelmiştir. Özellikle hedefli tedaviler ve imünoterapi ile ileri evre melanomda dahi umut vaadeden sonuçlar alınmaktadır.
Size en uygun kararı beraber verebilmek için tüm tedavi seçeneklerinizi ve olası yan etkilerini tartışmamız önemlidir. Dikkate alınması gereken bazı önemli şeyler şunlardır:
- Yaşınız ve genel sağlığınız
- Kanserinizin evresi (derecesi)
- Tedavinin kanserinizi iyileştirme veya başka bir şekilde yardımcı olma olasılığı
- Tedavinin olası yan etkileri
Hızlı bir karar vermeniz gerektiğini hissedebilirsiniz, ancak yeni öğrendiğiniz bilgileri özümsemek için kendinize zaman ayırmanız önemlidir. Emin olmadığınız bir şey varsa sorun.
İkinci bir görüş her zaman iyidir ve sizin seçtiğiniz tedavi planı konusunda daha emin hissetmenize yardımcı olabilir. Bu hiç bir hekim için hassasiyet yaratacak bir durum değildir.